SOKAK SANATININ PANDEMİ YÜZLEŞMESİ
Covid-19 salgını, son aylarda tüm dünyayı izole olmaya ve daha sağlıklı bir yaşam için evde kalmaya zorlarken, sanatçılar için yeni bir ilham kaynağı doğdu ve krize verilen yaratıcı tepkiler olağanüstü sonuçlar verdi. Karantina döneminde sanatçılar, kaçınılmaz bir iç gözlem durumu ve sosyallikten uzak olan hayat tarzlarıyla yeni ilham kaynakları buldu. Son zamanlarda pandemiden ilham alan sokak sanatı ise öne çıkan bir konu. Sanatın insanı keyiflendirdiği aşikar… Şehrin her yerinde karşınıza çıkabilecek bu işler, can sıkıcı dönemde sokaklara renk katıyor. Yüz maskeleri takan bal ayıları içeren resimlerinde, insanları ellerini yıkamaya teşvik eden San Francisco merkezli sanatçı Fnnch tarafından yapılanlar bazı esprili işlere ek olarak, sağlık çalışanlarına teşekkürde bulunan mural ve graffitiler de var. Bende bu yazımda farklı şehirlerdeki farklı sanatçılara değinerek, pandeminin sokak sanatına etkisinden bahsetmek istedim. İşte Covid-19’dan ilham alan sokak sanatının ortaya çıktığı bazı yerler.
Denver
10 Nisan’da Denver merkezli sanatçı Austin Zucchini-Fowler, Colfax Bulvarı’ndaki terk edilmiş bir binanın duvarına dikkat çekici, çok renkli bir “Sağlık Kahramanı” mural çalışması yaptı. Duvar resmi, yüz maskesi ve bir çift kırmızı boks eldiveni giyen kanatlı bir sağlık çalışanını gösteriyor. Boks eldivenleri, sağlık çalışanlarının gücünü; melek kanatları ile ise insanlığa iyilikleri ile dokunmalarını temsil ediyor. Tamamlanması 10 saatten az süren duvar resmi için sprey ve akrilik boyaların bir karışımı kullanıldı.
New York City
Pandemi sırasında birçok işletme kapılarını kapatma durumunda kaldı. East Village’da konumlanan şekerci dükkanı olan Gem Spa, salgın öncesi de ekonomik sıkıntılarla mücadele ediyordu ve 9 Mayıs itibariyle kalıcı olarak kapanmıştı. Çelik kapılar üzerine yapılan grafitti, 1950’lere kadar farklı bir isimle, 1920’lerden beri açık olan Gem Spa için özel düşünülmüş. Dükkan kapalı olsa da eski müşterilerine veya hiç uğramamış olan insanlara yine de mağazayı tanıtmanın güzel yollarından biri..
Vancouver
Vancouver’ın Gastown semtinde, göz kırpan, parlak sarı ve mavi maskeli Küçük Gün Işığı, panolu bir pencereye boyandı. Sanatçı Angela Joelle Gooliaff tarafından yapılan bu eser aynı zamanda Minnettarlık Duvarları adlı yerel bir girişimin parçası. Maskesiyle el sallayan minik bir kız çocuğunu temsil ettiğini düşündüm bu duvar sanatı, pandemiye rağmen umudumuzu kaybetmemiz gerektiğine dikkat çekiyor gibi..
Londra
“İlham Al”, “Başkalarını Düşün” ve “Akıllı Kal” yazılı mottolar ile Sanatçı Nathan Bowen, izolasyon sürecinde kendine özgü eskiz stili ile işlenmiş, iyimser duvar resimleriyle Londra’yı renklendirmeye başladı. Ayrıca Londra’nın birçok yerinde yer alan pozitiflik posterleri ön plana çıkıyor. Güçlü yazı karakterleri ve parlak renkleriyle Mark Titchtner’ın çalışması Dünya’ya, bir umut çığlığı olarak yaşadığımız sıkıntıların geçici ve akışkan olduğunu ve her zaman değiştiğini duyuruyor.
Milwaukee
Meksikalı-Amerikalı sanatçı Mauricio Ramirez, zamanını Chicago ile ailesinin yaşadığı Milwaukee, Wisconsin Arasında geçiriyor ve 16 yaşından beri duvar resimleri yapıyor. Sanatçı, yerleşim bölgesi Lincoln Village’da, üç metre yüksekliğindeki “Frontline Heroes” adlı eserinin tuvali olarak, bozulmamış tuğla cepheli karma bir binayı seçti. Geometrik dalgalara sahip çarpıcı duvar resmi, arka planda Porto Riko ve Meksika bayraklarının renklerini işleyerek, maske takan bir hemşireyi sergiliyor. Ramirez 9 Nisan’da başladığı duvar resmini iki günde bitirdi. Instagram gönderisinde paylaştığı gönderisinde, herkesin bir sağlık görevlisini etiketlediğini belirtti. Belki de en büyük etkilerden birini bu şekilde kendisi yaptı…
Berlin
Berlinli sanatçı Eme Freethinker; Yüzüklerin Efendisi’nin Gollum’unu, tuvalet kağıdı rulosu ve “Mein Schatz” (Benim Kıymetlim) notuyla işlediği duvar resmi, karantina süresi boyunca insanların sergilediği tüketim çılgınlığını alaycı bir yaklaşımla öne çıkarıyor. Pandeminin ortaya çıktığı dönemlerde tüm dünyada anlamadığımız bir şekilde tuvalet kağıdı çılgınlığı yaşanmıştı. Öncelikler düşünüldüğünde tuvalet kağıdı zihnimizi zorluyor…
Bergamo
Kuzey İtalya’daki Bergamo’da, Papa Giovanni Hastanesinin dış cephesinde; sağlık çalışanlarını onurlandıran bir duvar resminin tercümesinde, “Hepinize teşekkür ederim.” yazıyor. Resim, üniformalı, kırmızı bir İtalya haritasını kollarında kucaklayan maskeli bir kadını gösteriyor. İnsanı derinden etkileyen, gerçekten iyi düşünülmüş olan bu duvar resmi; pandeminin acı bir özeti niteliğinde…
Amsterdam
Amsterdam’da bulunan, hemşire maskesi üzerinde Süpermen logosu bulunan duvar resmi pandemiyle karşı karşıya olan sağlık çalışanlarını selamlıyor. Her birinin süper kahraman olduğunu biliyorduk ancak böylesinde bir salgında canları pahasına bizleri kurtarmak için savaş veren bütün sağlık çalışanlarına selam olsun. Sizler filmlerde hayal edilen süper kahramanlardan daha güçlüsünüz!
Ufa
Beyaz alçı bir duvarda, karmaşık bir şekilde resmedilmiş, mor bir patojen, hala tedavi sürecinde olan bir sağlık çalışanına bağırıyor. Duvar resmi, Rusya’nın Ufa’daki Kuvatov Cumhuriyet Klinik Hastanesi’nin karşısında yer alıyor ve sağlık çalışanlarının büyük riskler altında mesleklerine devam etmeleri gerektiğini vurguluyor. Koronavirüs büyük olsa da, sağlık çalışanlarının tutumu hepimizi iyileştirecek kıvamda…
İzmir
En güzelini sona sakladık! Izmir, Bornova’da yer olan Koronavirüs temalı mural, Aslınur Ulus ve Pınar Çetin tarafından yapıldı. Pandemi süresince emek gösteren tüm sağlık çalışanlarına bir teşekkür niteliğinde olan mural, sanatçılar hakkında da ilk görüşte merak uyandırıyor. Aslınur Ulus ile gerçekleştirdiğimiz mini röportajda, sanatsal yaklaşımını ve gelecek projelerini bizlerle paylaştı.
- Sokak sanatına olan ilgini nasıl keşfettin? Mural’e başlama sürecinden kısaca bahseder misin?
Öğrenciyken havuzda can kurtaranlık yapardım. Üniversitede hoca olan bir kadınla tanıştım, adı Berna. Aynı zamanda oda duvarlara çizim yapıyordu, çok hoşuma gitmişti. Belki de 3-4 yaşlarındayken annemin evimizin duvarlarına bir şeyler çizmeme hep izin vermesinin bir etkisi vardı. Bu şekilde kafamda bu fikir oluştu.
- Covid-19 hakkında bir proje gerçekleştirme süreciniz nasıl ilerledi, hangi düşünceler size ilham verdi?
Bir iş olarak gelmeden önce, karantinadayken evdeki süreçte koranavirüs ile ilgili birçok çalışma yaptım. Belki de kendimi böyle rahatlattım. Toplumun sağlık çalışanlarına böyle kötü bir zamanda destek vermeye çalışması, akşam saat 09:00’da balkonlara çıkıp alkışlaması, yemekler yapıp hastaneye taşıması beni çok duygulandırıyordu, bu en büyük ilhamım oldu. Birçok yerde çalışmalarımı gören Gediz Elektrik de bana bu proje ile geldiğinde çok mutlu oldum. Bunun insanlara daha yakından ulaşması için kısa bir film çekilmesini istedik.
- İleride benzer çalışmalar görebilecek miyiz? Planlarınızdan kısaca bahseder misiniz?
Tabii ki planlarımız var, Gediz Elektrik ile gerçekleştirdiğimiz projeler devam edecek. Başka trafolara da sağlık çalışanları ile ilgili çalışmalar yapmayı planlıyoruz. İzmir Büyük Şehir Belediyesi’nin düzenlediği Mural Yarışmasına da katılacağız. Eğer biz seçilirsek “Korona Kahramanları” için bir çalışma gerçekleştirmeyi düşünüyoruz.
- Mural çalışmalarını ön planda tutmak için ne gibi çalışmalar yapmalıyız?
Toplumun içinde bulunduğu süreçleri biz de bu ülkenin vatandaşı olarak yaşıyoruz ve bunlarla ilgili çalışmalar yapmamız insanlara ulaşmanın bir yolu ve daha etkileyici olmasını sağlıyor. Belediyelerin ve kurumların da dikkatini çekerek destek olmalarını sağlıyoruz. Eğer duyarlı ve insanlara ulaşacak şekilde çalışmalarımızı sürdürürsek zamanla herkese ulaşacağımızı ve daha yaygın bir sanat haline gelceğine inanıyoruz.
Bir yanıt yazın